HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 03 ŞUBAT 2025, PAZARTESİ


Felaknaz Akçael'den Önemli "ATATÜRK HATIRASI"

Eskişehir'in Seyitgazi İlçesi Doğançayır Mahallesi'nden Ehl-i Beyt Aşığı Felaknaz Akçael hanımın misafiri olduk. Felaknaz Akçael Hanım, 6 çocuklu fakir bir ailenin en büyük çocuğu olduğunu , ailesinin maddi durumundan dolayı okuyamadığını ifade ederek, Teyzesi Ümmü Hanımdan sık sık duyduğu Atatürk hatırasını anlattı.
22.12.2019 00:00
Felaknaz Akçael'den Önemli "ATATÜRK HATIRASI"
Felaknaz Akçael'den Önemli "ATATÜRK HATIRASI"
Eskişehir'in Seyitgazi İlçesi Doğançayır Mahallesi'nden Ehl-i Beyt Aşığı Felaknaz Akçael hanımın misafiri olduk.
Felaknaz Akçael Hanım, 6 çocuklu fakir bir ailenin en büyük çocuğu olduğunu , ailesinin maddi durumundan dolayı okuyamadığını ifade ederek, Teyzesi Ümmü Hanımdan sık sık duyduğu Atatürk hatırasını anlattı.

Felaknaz Akçael, "Benim annem 6 aylık, teyzem Ümmü ise 17 yaşındayken Yunanlılar köyümüze geliyor. Bu arada teyzem Ümmü 96 yaşında vefat etti, Allah rahmet etsin. Teyzemden duyduklarımı size aktarmak istiyorum. Benim için daha önce de konuştuğum gibi Atatürk dendiği zaman Türkiye gelir.

Teyzem Ümmü sevgili Atatürk'üm den bahsediyordu:

Köyümüze Yunanlılar geldi 1 buçuk yıl kaldılar. Bu 1 buçuk yıl içerisinde yapmadıkları zalimlikler kalmadı. Biz un ve otlardan yaptığımız lapalarla karnımızı doyurabiliyorduk. Hayvanlarımızı alıp götürüyorlar kesip yiyorlardı. Çok zor günler geçirdik. Ben 17 yaşında güzel bir kızdım. Yunanlar bana zarar vermesin diye Annem benim yüzümü siyaha boyamamı isterdi. Bende öyle yapardım. Bir gün bizim eve geldiler. Bende onların üzerine ağzımı bükerek yürüdüm, benden korkup kaçtılar


1 buçuk yıl içinde, Atatürk gelinceye kadar kadınlarımıza kızlarımıza dokundular, malımızı mülkümüzü yediler, yağmaladılar.
O zaman söylüyorlardı Mustafa Kemal gelecek diye tabi ben bilmiyordum. Yunanlılar bir gün bizi mezarlığına götürdüler kurşuna dizmek için diz çöktürdüler. Bizi namaz kılacak şekile getirip ellerinde süngüler ile karşımıza dikildiler. Kimimiz zikzak çizerek kaçıyordu, ne yapacağımızı bilemiyorduk.

Annem Felaknaz bana, "Sen kızlara sahip ol ben de Aslan'a sahip olayım" dedi. Aslan, hadi koşalım deyince kalbinden vuruldu...
Erkeklerimizi bir samanlığa toplayarak yaktılar. Hasan amcamın kemikleri bile yanmıştı.
Yunanlılar bizi bu halde öldürürken kır atın üstünde, Altın saçlı, nur yüzlü, mavi gözlü, bir yiğit geldi. Mustafa Kemal geliyormuş dediler... Eline ayağına yapıştık. Atam nerede kaldın. Bunlar bizi mahvetti diyorduk. Atatürk, "Bundan sonra artık korkmayın" dedi. Her şey bitti diyordu. Mustafa Kemal Atatürk onları önüne kattı Sakarya nehrine doğru kovaladı. Sakarya nehrini o zaman görenler, Sakarya'nın kan gölüne döndüğünü söylüyorlar. Atatürk hepimizin öfkesini öcünü intikamını aldı. O mavi gözlü, Altın Saçlı..."
Teyzem bunları anlatır Aslan'ım! Aslanım! diye hep ağlardı.


Felaknaz Akçael Hanım, bugün ülkemizin içinde bulunduğu bu durumdan Ehl-i Beyt ve Atatürk yolundan gidilerek çıkılabileceğini sözlerine ekleyerek, Atatürk ve Ehl-i Beyt'i en iyi Prof. Dr. Haydar Baş'ın anladığını ve anlattığını söyledi.
Felaknaz Akçael, Türkiye'nin daha iyi günleri görebilmesi için herkesin Haydar Baş'ın safında yer almaları gerektiğini ve kendisinin de 77 yaşında olmasına rağmen dağ taş demeden Ehl-i Beyt, Atatürk ve Haydar Baş yolunda yılmadan çalışacağını söyledi.

Felaknaz Akçael Hanımla söyleşimiz, Ondan dinlediğimiz ağıtlarla, Ehl-i Beyt deyişleri ve ülke meseleleriyle ilgili sohbetlerle sona erdi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--









logo

   E-posta: bilgi(@)eskisehirdenhaber.com
Tüm hakları Eskişehirden Haber adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr