97 yıl önce bugün, 30 Ağustos’ta kazanılan Büyük Zafer’in ardından 2 Eylül 1922’de işgal kuvvetleri Eskişehir’i terk etmiş ve hızla İzmir yönüne doğru hareket etmişlerdir. Ancak, giderken, hem şehrimizde hem de yol boyunca her yeri yakıp yıkmış, binlerce vatandaşımızı katletmişlerdir. Geride kan, acı ve gözyaşı bıraktılar.
Bugün, güzel Eskişehir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 97’nci yıldönümünü kutluyoruz. Tüm Eskişehir’e kutlu olsun.
Her bir caddesi yakılıp yıkılmış, her sokağı, her hanesi talan edilmiş Eskişehir, Türkiye’nin tüm diğer şehirleri gibi, yokluk ve yoksunluk dolu günlerden bugünlere gelmiştir. Bugün huzurla, mutlulukla ve gururla yaşadığımız bu şehrin çektiği acıları asla unutmamalıyız. Geleceğimize yön vermek, ancak geçmişimizi bilmekle, anlamakla ve asla unutmamakla mümkün olur. Biz de Eskişehir olarak, bize, canlarını vererek bu toprakları kazandıranları asla unutmayacağız. Unutturmak isteyenlere de var gücümüzle karşı koyacağız.
Eskişehir 1923’den bu tarafa hep olduğu gibi, önce Atatürk ilke ve devrimlerinden, sonra da aklın ve bilimin yolundan asla ayrılmayacaktır. Nasıl şehircilik alanında tüm ülkeye örnek olduysak, bu alanda da örnek olmaya devam edeceğimize inancım tamdır.
Bu dilek ve temennilerle,
Eskişehir’in Kurtuluş Günü’nü bir kez daha kutlarken, başta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bu vatan uğruna canını vermiş tüm şehitlerimiz ile gazilerimizi rahmet ve şükranla anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum
