Okuma - yazma, dini bilgiler, zenaatlar gibi toplumun kültürel yapısı ile ilgili konuların öğrenim ve eğitimi günlük hayatın içinde yara-çırak yönetimiyle sağlanmaktadır. Bu olguyu programlı olmayan bir tür yaygın öğretim gibi düşünebiliriz…
Gerek islam ahlakının esası, gerek şeri kökenli İslam - Osmanlı hukukunun temeli kişinin, küçük yaşlardan itibaren hüsn kubh iyi ve kötü ayrımı yapmasına dayanır. O halde hem toplum içinde usulünce yaşamak ve hemde günahlardan kaçınabilmek için kuran, hadis, tesirler ve ilmihalleri yeterince bilmek gereği vardır.
Halk arasında delaili hayrat, şifaül kulub, Hayriyye gibi isimlerle bilinen kitaplar, tefsirler ve ilmihallerin her gün belirli bölümleri evlerde ders gibi okunur. Çocukların doğumu, büyüklerin vefatı ailenin sicil kütüğü imişcesine çoğu kez mushafların dış kapak kağıtlarına kaytedilir. Dolayısıyla kavram olarak birbirlerinden farklı anlam yüklenmiş olan okuma ve yazma eylemlerini herkesin asgari düzeyde bilmesi gerekmektedir.