Eskişehir Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü Sanayi Konseyi toplantısı pandemiden dolayı bir yıl aradan sonra yeniden yapıldı. Başkan Sinan Musubeyli başkanlığında toplanan Sanayi Konseyi’nin konuğu Finans Proje Danışmanlık Yetkilisi Pelin Işık Çakar oldu. Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Sinan Musubeyli, Mart 2020 yılında telekonferans toplantısının ardından yeniden bir araya geldiklerini, bu bir yıllık süre içerisinde pandeminin etkisinden dolayı çok şeyin değiştiğini söyledi. Musubeyli konuşmasında pandeminin sanayicilere olan etkisine de değindi.
Sanayicilerimiz özveriyle çalıştı
Eskişehir OSB Başkanı Nadir Küpeli ise pandemi döneminde sanayicilerin özveriyle çalıştığını aktararak, “Uzun bir zamandan sonra yeniden bir aradayız. Sanayinin ve sanayicinin önemi özellikle bu pandemi döneminde çok net bir şekilde anlaşıldı. En son açıklanan büyüme rakamları içerisinde yüzde 2,5’lik pay sanayi kesiminden geldi. Sanayi sektörü olmasaydı, ülkemiz bugün bulunduğu konumun çok daha gerisinde olacaktı. Bu süreçte özellikle Eskişehir gibi iktisadi işlerini çeşitlendirmeyen illerdeki sıkıntıları da birlikte gördük. Sanayiciler bu dönemde çok büyük özveriyle çalıştı. Geçen bir yılda Eskişehir ekonomisini, sanayi sektörümüz ayakta tuttu. Sanayinin ve üretmenin ne kadar önemli ve hayati bir konu olduğu son bir yıl içinde tekrar görülmüş oldu” dedi.
Başkan Küpeli, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programının çok büyük önem taşıdığını, bu programa Eskişehir’den çok sayıda proje başvurusu olmasını ve içlerinden seçilen yüksek katma değerli ürün üretimine yönelik projelerin destek alarak Eskişehir’de yatırım yapmasını beklediklerini ifade etti.
Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi hakkında bilgi verdi
Konuşmaların ardından Finans Proje Danışmanlık Yetkilisi Pelin Işık Çakar, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı hakkında bir sunum yaptı. Çakar programın amaç ve hedeflerinden bahsederek, başvuru süresince izlenecek olan yol haritası hakkında bilgiler verdi. Çakar programın yerli, milli ve özgün üretim gücünü ulusal kalkınmanın anahtarı olarak tanımladığını belirterek, “Bu programda Milli Teknoloji Hamlesi dünyadaki değişen paradigmalara, değişen trendlere, taleplere ve pazar koşullarına paralel olarak bunları takip eden değil de içinde var olan bir sanayi yapısına kavuşmayı hedefliyor” dedi.