15 Temmuz 2016 tarihinde Büyük Türk Milleti’ne, bağımsızlığımıza, büyük Türkiye idealimize, 2023 hedeflerimize, mazlum milletlerin sesi ve hamisi olma irademize, demokrasimize ve demokratik yaşantımıza yönelik Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ / PDY) tarafından bir darbe girişimi oldu.
Türkiye’nin bağımsızlığını, kalkınmasını, hak ve adaletin sesi olmasını hazmedemeyen karanlık ve sinsi bir yapı ve onu teşvik eden işbirlikçileri Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni, Sayın Cumhurbaşkanımızı, polisimizi, stratejik kurumlarımızı hedef alarak devletimizin yönetimini ele geçirmeye çalışmıştır.
Türkiye’ye, yıllarca kol kanat gerdikleri terör örgütlerinin saldırılarıyla baş eğdiremeyeceğini anlayan karanlık güçler; himayesine aldıkları FETÖ Terör Örgütü’nün, aklını ve vicdanını kendilerine teslim etmiş elemanları vasıtasıyla Türk Milleti’ne boyun eğdirmek istediler. Sayın Cumhurbaşkanımızı suikastla ortadan kaldırmak, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bombalayarak millî iradeyi yok etmek, meydanlara çıkan insanlarımızı ve ülkesinin namusunu korumak isteyen güvenlik güçlerimizi acımasızca katlederek şer amaçlarına ulaşmayı plânlamış olan bu işgal güçleri halkımızın çelik iradesi karşısında unutulmaz bir yenilgiye uğramıştır.
Milletimiz, tarih boyunca; içinde bulunduğu imkânsızlıklara ve yokluklara rağmen, şanlı bayrağımızı vatanımızın dört bir yanında gururla dalgalandırmak, minarelerden okunan ezanı yurt semalarında daim kılmak adına birlik ve beraberlik içerisinde, kardeşlik ruhuyla hareket etmiştir.
İşte bu ruh 15 Temmuz 2016 gecesi de ortaya çıkmış ve Aziz Milletimizin tarihi boyunca hiçbir zorbaya teslim etmediği iradesini esir almayı ve insanımızı kendi şer emellerine boyun eğdirmeyi plânlayan teröristlere karşı harekete geçmiştir.
15 Temmuz; hür iradesini asla başkalarına teslim etmeyen, canını ve kanını mukaddes bildiği değerlere adamış olan, vatanını ve milletini canından aziz bilen, ölümü gözünde öldürmüş bir milletin tarihin altın sayfalarına yazdığı bir Demokrasi Destanı’dır.
Bu destan nesilden nesile aktarılarak milletimizin hafızasında unutulmadan kalacaktır. Demokrasi ve millî irade uğrunda canından vazgeçerek en şerefli makama ulaşmış olan aziz şehitlerimiz ve kahraman gazilerimiz milletimizin yüreğinde daima yaşayacaktır.
Ülkemize komplolar kuran, milletimizi ve devletimizi bölme emelleri güden hainler bilmelidirler ki, bu millet şanlı tarihinin her safhasında olduğu gibi destanlar yazmaya her zaman muktedirdir.
Bu duygu ve düşüncelerle ülkemizin birlik, beraberlik ve bağımsızlığına yönelik 15 Temmuz darbe girişiminin ilk anlarından itibaren, açık ve net bir şekilde millî iradeden, meşru hükümetten ve demokrasiden yana tavır koyan Eskişehirli vatandaşlarıma ve Türk halkına şükranlarımı sunuyorum. 251 şehidimizi rahmetle yâd ediyorum. 2193 gazimize ve demokrasimiz için sokaklara dökülmüş vatandaşlarımıza minnetimi arz ediyorum. İstanbul’da şehit edilen İlimiz Çifteler ilçesinden 26 yaşındaki Polis Memuru Fatih Dalgıç’a da şehadetinin 4. yıl dönümü vesilesiyle Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve milletimize başsağlığı diliyorum.
