İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Uzun secdelerde bulunun, zira İblis için Âdemoğlunu secde ederken görmekten daha zor bir şey yoktur. Zira ona secde etmesi emredildi. Ama o isyan etti." (el-Hisal, 616/10).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Kul hiç kimsenin görmediği yerde secdesini uzatırsa şeytan şöyle der: Eyvah, eyvah! Onlar itaat ettiler, ben isyan ettim, onlar secde ettiler, ben secde etmedim." (Sevab'ul-A'mal, 56/1).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Uzun secdelerse bulun. Şüphesiz bu itaat edenlerin sünnetindendir." (İlel'uş-Şerayi', 340/1).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur:
Bir grup, Allah Resûlü'nün (s.a.a) yanına vararak şöyle dediler: "Ey Allah Resûlü! Rabbin karşısında bizlere cenneti garanti ver."
Allah Resûlü şöyle buyurdu: "Sizlerin de uzun secdelerle bana yardımcı olmanız şartıyla." (Emali'et-Tusi, 664/1389).
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Eğer Allah'ın seni benimle mahşur kılmasını istiyorsan, Vahid ve Kahhar olan Allah karşısında uzun secdelerde bulun." (Bihar, 85/164/12).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Ali b. Hüseyin (a.s) secdeye gittiği zaman terleyinceye kadar secdeden kalkmazdı." (a.g.e., s.137/17).
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Babam Ali b. Hüseyin, Allah'ın kendisine verdiği nimetlerden birini hatırlayınca secde ederdi. Aziz ve Celil olan Allah'ın Kitabından, içinde secde bulunan bir ayeti okuduğunda mutlaka secde ederdi. Allah kendisinden bir kötülüğü ve hileyi giderdiği takdirde secde ederdi. Her farz namazını bitirdiğinde secde ederdi. İki kişinin arasını bulduğunda secde ederdi. Bütün secde yerlerinde secdenin izi vardı. Bu yüzden kendisine 'Zeyn'ul-Âbidîn/ibadet edenlerin ziyneti' denmiştir." (İlel'uş-Şerayi', 233/1).
İmam Ali b. Hüseyin (a.s), bir gün çöle gitti. Kölesi de onun ardından yola düştü. İmam'ın büyük bir kayanın üzerinde secdeye kapandığını gördü. İmam'ın bin defa, "La ilahe illallah, hakkan hakka. La ilahe illallah, teabbuden verikka. La ilahe illallah imanen ve sıdkan/Gerçekten de şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur, tam bir kulluk ve kölelik içinde diyorum ki, Allah'tan başka ilah yoktur. İman ve sadakatle itiraf ediyorum ki Allah'tan başka ilah yoktur" dediğini duydu, sonra başını kaldırdığını gördü." (Bihar, 85/166/17). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
OKAN EGESEL
